HARBI_ASI_24_34 GÜNLÜK BURCUNUZ
 
cildirtma
ASI_24  
  Ziyaretçi defteri 24_HARBI_ASI_24_34_
  GÜLLÜM_24
  Haberler_ASI
  ASI_24_34
  ERZINCAN_24
  HARBI_24
  ISYANKARIM_24_34
  DEYERMIYDI
  öyle olsun
  Anketler
  ZALIM GURBET
  ELIF_24
  KIMSE ICIN DEYMEZMIS
  24_34_ASI
  ASI_GÜL_2434
  SON_DEFA_24
  SEN BILMESEN OLUR
  DIIRLER_24_34
  24_34_@@@@@@
  HARBI_ASI_24
  ÖLSEMDE BEKLERIM SENI BURADA
  yeni_24
  SIZ BENIM NELER CEKTIYIMI NERDEN BILECEKSINIZ
  COK DERDIM VAR COK
  1234
  NOLUR YETER ARTIK
  NAZAR_24
  CILDIRTMA YETER ARTIK_24
  zeynom
  GÖNÜL YARAM
  ÖMRÜMÜ YEDIN
  AGLMAM ONDAN
  Gazete
  SOLMA_GÜLÜM_24
  DAGLARIN ÖNÜNDE EYULURKEN KAYALARA YALVARMAM BEN ASLA
  BAHARIM GÜZÜM
  AYRILMAM_2434
  CANIM ÖZÜM
  BEN ONSUZ YASAYAMAM
  YAR ASKINA
  ÖYLE BIR SABAH GELKI
  LEYLA MECNUN
  NALET OLSUN KADERIME
  SAHRA_24
  GURBET ELER
  GÜL GÜZELI
  GÜL DEME
  HARBI_ASZ._24
  NEDAN GÜLÜM
  SIMDI YOKSUN
  SIIRLERIM
  HARBI_ASI_24_34
  vay deli gönül
  BAK ISTE
  resim linkleri
  GÜL
SESLİ ŞİR DİNhttp://www.youtube.com/watch? http://hifasevde.blogcu.com/ziyaretci-defteri/4079775
BAHARIM GÜZÜM
Lal-ü Aşk......... 11/17/2010 · Kategori: Aşk Efsunkâr bakışların yitik yangınlarındayım sevgili Sonu aşikâr bir serüven mi bu sevda? Kâinatın acizliğine gebe bir aşk masalı mı yoksa? Aşk dediğin ne ki Nefsin zindanında bir yürek yangını değil mi sevdiğim Nedametin sonunda tarifsiz sürgünlerde yüreğim Kara geceden daha kara bakan gözlerinin esiriyim Lal-ü aşk’a adadığım esrik türkülerdeyim Kâinat kıyamete ben mağrur sevdana gebeyim Ceylan gözlerinin esaretinde bir harabe köleyim Tebessümünün altında sancılar ifşa ediyor bakışların Aşkın kıyametinde zemheri gecelerde yol almaktayım Ulvi dualarımla giderim gönlünün en ücra köşesine Dudaklarımdan süzülüyor bir anda ‘’Beni bana bırakma sevdiğim sensizlikteyim’’ Ey gözleri gece kokan serçe bakışlı yârim Anka kuşunun yüreği gibi titriyor kirpiklerin Al yalnızlığımı koynuna hapset zindanına Gün gibi doğdun yaşamımın orta yerine Sevdim seni beklentisiz sevdim seni eyy sevgili Şiirlerime karanlık düştü ellerim öksüz kaldı sensiz Varlığın eş olsun varlığıma bu hicran mevsimi Elemli rüzgârın sesinde aşkın şavkı vurdu yüreğime Sen tanrıdan tek dileğim son nefesimdeki duamsın Adını ‘’Lal-ü aşk’’ koyduğum son sığınamsın SeYdUnA MüZiK Evİ (İZMİR) 26/2/2008 - GÖZLERİNİN ESİRİYİM EL İNSAF EYLE GÖZLERİNİN ESİRİYİM EL İNSAF EYLE BİR BAK Yollarına düştüm senin Başıma bir buse tak En amansız gecelerde Kalırsan eğer yalnız Üşümesin el ayağın AL BENİ UGRUNA YAK İNSANLARA TUHAF GELİR BÖYLE BİR SEVDA NİYE BEN OLUPTA BİLELER Kİ SEVGİN İÇİMDE YÜCE NÖBET TUTTUM BAŞ UCUNDA AKREPLE YEL KOVANIN ZAMAN DOLUP SENİ BANA ALIP GETİRSİN DİYE SENİ UZAKLARA SENİ UZAKLARA SALDIM BENİMLE GÜN BATIYOR GÜN ÜSTÜNE BUZ GİBİ KARARIP DURUYOR NEREYE BAKSAM AYRILIĞA DÜĞÜMLENMİŞ SÖZ GİBİ BENİ YALNIZLIĞA BATIRDIN GİTTİN TÜM GÜZELLİĞİMİ BİTİRDİN GİTTİN TAŞ OLUP GÖĞSÜME OTURDUN GİTTİN DÖRT YANIMDAN ESİYORSUN GÜZ GİBİ ÇIKTIĞIM YOLLARIN UCUNDA YOKSUN BÜTÜN KUŞLAR DÖNDÜ İÇİNDE YOKSUN BİN YIL ERKEN İSE GECİNDE YOKSUN ÖMRÜME DÜNYAYI BASTIN TUZ GİBİ sen beni severken bir cocuğun sevgisiyle,ben baglanmişken o sıcacık bakışlarına dayanmak cok zor melegim sensiz geçen her dakikaya.... seni seviyorum geçen her anımı yok sayıyorum tekrar soylüyorum meleğim "sen bana tanrının armağanısın kutsalımsın" NEFESİM'E aşkın ne olduğunu sorsa biri bana belki tanımlayamam çünkü aşkı yaşadıkca öğrenirsin. zaman gerekir aşkı tanımlamaya.daha önceleri seversin bazen sevdiğini zannedersin onu sevdiğine belli bi süreden sonra karar verirsin evet seviyormuşum dersin. neden?? çünkü gördüğün insanlar ona benzer herkesde sende olan bişe ararsın. herşey onda bütünleşir... seni bi çocuğun sevgisi gibi seviyorum içimdeki en çocuksu halimle seviyorum.. yalansız çıkarsız en temiz en saf duydularımla... bi çocuğun sabrı kadar sabırlı oluyorum seni beklerken onlar bilmez üzüntüyü kederi sabırlıdırlar. bekliyorum kavuşacağımız günü sabırla. karanlık gecelerim seninle aydınlığa ulaşacak.. bi çocuğun oyuncağı kadar değerlisin desem gülermisin bana. olsun gül. benim için bi çocuğun oyuncağı kadar değerlisin.bi çocuğu cezanlırmak istediğin zaman dövsen belki üzülmez belkide o an ağlar ama en değerli oyuncağını alsan verene kadar susmaz işde onu ozaman üzersin gerçekten... içimdeki çocukla anlattım sana olan aşkımı.... -------------------------------------------------------------------------------- -------------------------------------------------------------------------------- -------------------------------------------------------------------------------- İsmin eksik olmadı, gece gündüz dudağımda Unutamam seni aramızda yollar olsa da UNUTAMAM ASLA.SENİ BE DENİZ GÖZLÜ MELEGİM ... ♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥ *MELEKVE*FARUK . 29/4/2009 - seni özledimmmm Kategori: resimli siirler , Aşk -------------------------------------------------------------------------------- -------------------------------------------------------------------------------- -------------------------------------------------------------------------------- -------------------------------------------------------------------------------- -------------------------------------------------------------------------------- -------------------------------------------------------------------------------- Yorum (0) Yorum yaz! Bağlantı 26/4/2009 - sensiz olmazzz Kategori: resimli siirler , Aşk Yorum (0) Yorum yaz! Bağlantı 10/4/2009 - Ben seninLe ağLamak istiyoRum .. KELEBEĞİM Kategori: resimli siirler , Aşk Ben seninle ağlamak istiyorum Öyle arkandan yana yakıla değil Hüzünle, kahırla değil Ben seninle ağlamak istiyorum Öyle sensizliğe yanıp sabahlara kadar değil Ben seninle ağlamak istiyorum Omzunda ki değmeli yanaklarımdan Birkaç tuzlu damla omuzlarına Tadını hiç bilmediğim dudaklarını öperken Ağlamak istiyorum ki hiç bilmediğim tadı Değsin gözyaşlarımın, dudaklarına Ve bir an gözlerini aç ki ben kaybolayım Doğada olmayan mavilikteki gözlerinde Ben seninle ağlamak istiyorum Öyle bir ağla ki benle okyanusunda kaybolayım Öyle sensizliğe, hayata değil Benimle olduğun için Bir gece sabaha kadar Seninle ağlamak istiyorum Öyle yanında falan değil Gözlerinin okyanusuna bakarak İçinde son kulacımı atana kadar Ben seninle ağlamak istiyorum Ama sen ayçiçeği gibisin Gündüz güneş açınca oh.. Hep yanımdasın gündüzleri Ama boynum bükülür her gece Söz verdiğin saatte gidersin çünkü Yorum (yok) Yorum yaz! Bağlantı 9/4/2009 - melegim Kategori: resimli siirler , Aşk sen beni severken bir cocuğun sevgisiyle,ben baglanmişken o sıcacık bakışlarına dayanmak cok zor melegim sensiz geçen her dakikaya.... seni seviyorum geçen her anımı yok sayıyorum tekrar soylüyorum meleğim "sen bana tanrının armağanısın kutsalımsın" NEFESİM'E aşkın ne olduğunu sorsa biri bana belki tanımlayamam çünkü aşkı yaşadıkca öğrenirsin. zaman gerekir aşkı tanımlamaya.daha önceleri seversin bazen sevdiğini zannedersin onu sevdiğine belli bi süreden sonra karar verirsin evet seviyormuşum dersin. neden?? çünkü gördüğün insanlar ona benzer herkesde sende olan bişe ararsın. herşey onda bütünleşir... seni bi çocuğun sevgisi gibi seviyorum içimdeki en çocuksu halimle seviyorum.. yalansız çıkarsız en temiz en saf duydularımla... bi çocuğun sabrı kadar sabırlı oluyorum seni beklerken onlar bilmez üzüntüyü kederi sabırlıdırlar. bekliyorum kavuşacağımız günü sabırla. karanlık gecelerim seninle aydınlığa ulaşacak.. bi çocuğun oyuncağı kadar değerlisin desem gülermisin bana. olsun gül. benim için bi çocuğun oyuncağı kadar değerlisin.bi çocuğu cezanlırmak istediğin zaman dövsen belki üzülmez belkide o an ağlar ama en değerli oyuncağını alsan verene kadar susmaz işde onu ozaman üzersin gerçekten... içimdeki çocukla anlattım sana olan aşkımı.... Ne sen farkındasın ne başkası ! Dün gece seni düşündüm, ağlamak istedim, kendime yediremedim ! Sonra dışarı çıkıp avazım çıktığı kadar bağırdım, sana söyleyemediklerimi siyah geceye. Geceye seni seviyorum dedim, Sonra gecede senin gözlerini gördüm ve kaçtım ! Gözümü kapattım SEN, açtım yine SEN ! Ben daha önce hiç kimseyi böyle tapar gibi sevmedim, hiç kimseye seni seviyorum demeyi istemedim. Sen bir denizsin ben kum tanesi, sen beni aldın içine, Sen hiç dertleştinmi yalnızlıkla? Peki ya senin hiç sensizliğin oldumu? Ya hiç güneşi beklerken,tutulduğuna şahit oldunmu? Yarını beklerken,farkında olmadan saatin yarını gösterdiği oldumu? Herşeyini feda ettiğin vurdumu seni usuldan hiç? Birden etrafı izlerken gülen insanları fark ettiğinde, Ne zamandır suratının asık olduğundan habersiz oldunmu? Göz yaşlarını farkettirmemek için yağmuru bekleyip ağladınmı hiç? Seni beklemiyorum artık.. Gülüşün var sadece aklımda ve gözlerin.. Sevgimi güneşe sardım sıcak kalması için.. Umudumu yağmura yatırdım,her damlada biraz daha büyümesi için.. Kötü ne varsa,üzerine bir avuç toprak attım yok olması için.. Seni sana bıraktım!! Herşeyden herkesten habersiz.. Elvedasız yok oluşum senden .. Şimdi gülüceklerin başkasının olsun.. Gözlerinde... Teninde.. Kokunda.. Şimdi Dışından yalan da olsa gül.. İçin kan ağlamayı tat.. Şimdi Başkasına bana baktığın gibi Bak.. Utan.. Tenine başkası değsin.. Kokunu saklamaya çalış..ve yalancı bi tebessüm savur... Durma Hadi Gül... Gözlerin Kan çanağı oluncaya kadar Gül!! Haykırırcasına Sus!! Seni dilediğim gibi düşünebilirim artık Tutar ellerini öpebilirim uzun uzun Kimseler ayıplamaz beni Yokluğunda seni nasıl sevdigimi anlayamazlar İşte gözlerin,işte dudakların Ve hayret ellerimle seni Hergün biraz daha güzelleştiriyorum Bütün resimler sana benziyor hayret! Bütün aynalarda sen varsın Nereye gitsem peşimden geliyorsun Şimdi sigarasın dudaklarımda Biraz sonra beyaz bir kağıt Ve akşam içtiğim bir kadeh içki olacaksın Kimse yokluğunda bunca sevilmedi Kimse yokluğunda ilahlaşmadı bu kadar saçların böyle daha güzel sen daha güzelsin gelecek mutlu günlerin ışığında Herşey daha güzel Ne varki ayrılıgın adı kötüye çıkmış Yoksa bin yıl daha ayrılıklar içinde sevmek... Ama biliyorsun nihayet bende insanım Umutsuzluğa düştüğüm anlar oluyor Hiç gelmeyeceksin sanıyorum O zaman kurşun gibi bir korku saplanıyor kalbime katran gibi bir yalnızlıktır sarıyor içimi Yalnızlıgımdan utanıyorum Beni sevmesen ölürdüm Beni sevmesen bir çakıl taşıydım şimdi Beni sevmesen bir duvar gibi sağırdım Kördüm bir ot kadar Ölümden acıydım ölümden beterdim BENİ SEVMESEN Dünyayı bütün insanlara zindan ederdim Beni bunca saracak ne vardı Kanıma girecek. gözbebeklerime oturacak Bir şarkı gibi kulaklarımdan eksilmeyecek Ne vardı hiç karşıma çıkmasaydın Bu kör olası gözler görmeseydi seni Ne vardı güzelliğini hiç bilmeseydim Bir dua gibi bellemeseydim adını Ne vardı bütün gece gözlerim tavana dikerek seni düşünmeseydim Belki karşımda değilsin yanılıyorum Bu gözler senin gözlerin değil aldatıyorlar beni Karanlığın gözleri olmalı bunlar,bana böylesine keder veren Gülmeyi,yaşamayı haram eden bir karanlığın gözleri olmalı Öyleyse sen hiçbir yerde yoksun sana hiç bir zaman yaklaşamayacağım Yalan bu geçici sevinç,bu ışık Bu karanlıgın ortasında yanan alev gözler Bu bir kadeh içki gibi aydınlık Ne dedimse inanma,seni değil kendimi aldatıyorum Sen istedigin kadar varlığın ta kendisi ol Ölümsüzlüğün ta kendisi.. Ben günden güne yok olmaktayım Bütün ışıkları kaldırıp attım bir yana Anlamıyormusun Gökyüzü güneş olsa SENSİZ KARANLIKTAYIM...... Merhaba kalbim, kızgınsın bana biliyorum, üzgünsün seni çok iyi anlıyorum, seni kırıp geçirdim değil mi? Farkındayım herşeyin, ağlıyorsun kırık halinle, Özür dilerim seni incittiğim için. Garip değilmi sana çektirdiklerim, şimdi bana sitem ediyorsun biliyorum Özür dilerim kalbim seni böyle bir sevdaya kaptırdığım, sana sahip çıkamadığım için. Biliyorum seni başkalarına ulaştırmadan önce ben ulaşmalıydım sana, bu kadar kırılmazdın değil mi o zaman. Olan oldu ne yapalım diyorsun çünkü beni seviyorsun ama bense seni bu hale soktuğum için üzülüyorum. Biliyorum seni çok acıttım, sen anlayabiliyormusun beni. Anlıyorsun biliyorum çünkü sen benim kalbimsin. Söylesene suçlu kim? Biliyorum sende cevap vermek istemiyorsun bu soruya, zaten bende artık sormuyorum, biliyorum ki tek suçlu BEN. BEN'den oldu herşey, ne olduysa sorumlusu BEN, BEN ETTİM HERŞEYİ SANA BİLİYORUM KALBİM, Şimdi seni bu kırgın halinle terkedermiyim sanıyorsun, Korkma bundan sonra olmaz bir daha böylesi bir sevda. Artık dostlarım var benim, dost olabildiklerim, seni vermeden seni paylaşıyorum onlarla, Ama sen hep benimlesin korkma, incitmeyeceğim seni bir daha, Çünkü sokmayacağım seni böylesi sevdalara, Merak etme konuşuruz artık uzun uzun seninle, zamanımız çok olacak birbirimizle dertleşmeye. Seni terk etmedim sende beni terketme sakın olur mu kalbim. Anıları anlatırız birbirimize, bazen güzel anılarla güleriz bazense, bazense ağlarız! Kalbim tek birşey diyebiliyorum sana beni affet, çünkü seni kırdım üzdüm, belki de seni ayaklar altına aldırdım. Sen saf duygular beslemiştin ona, bende öyle ama!Ah benim yaralı yüreğim! Yine canın acıdı değil mi? Nasıl acımaz ki? yine hatırladın onu.... seninle ne de çok dertlesirim degilmi?? Sakince dinlersin beni,bazende firtinaya tutulursun. Kolay degil be kalbim benim tufanlarima tutulmak... Ask olsun diyorum bazen kalbime! Ask olsun kalbim sana Ilahi Ask olsun!... Beni bir tek sen anlıyorsun.. Artık seni dinlemek istiyorum yüreğim, artık senin sesini seçiyorum. Artık seninle olmak istiyorum. Seni susturup, dışarıyı dinlediğim yeter diyorum. Haksız mıyım yüreğim söyle bana? Başkalarından önce seni dinleseydim şuan sen bu kadar yaralı olmazdın. Ben seni dinlemeyi seçtim ama, çok geç yaptım değil mi bu tercihi? ve senin artık sesin çıkmıyor, konuşacak mecalin yok ya da bana küssün. Bazen varlığını tamamen unuttuğum anlar bile oldu yüreğim. Haklısın seni çok yalnız bıraktım, aslında kendimi. Ama pişmanım. Seni tamir etmek için uğraşıyorum, ne olur bana yardım et. Yeniden dirilelim, yeniden dost olalım. Bundan sonra seni dinleyeceğim. Çünkü sen hep benden yanasın biliyorum. Bana yine doğruyu fısılda ne olur, yaralarını tamir edebilmek için ne yapmalıyım? Bana söyle............ İşte ben sensiz geçen bir güne daha merhaba diyorum. Tadı yok ki bir somun ekmeğin, suyun, Soluduğum havanın, Tadı bile yok ne şekerin ne tuzun. Yok ki sevenim, Ben çiçekleri bile sevemem korkarım dikenlerinden. Ben aşık olmadım, belki oldum göründüm. Yaşamımdaki aşkı, İçemedim ki o duyguyu acımı tatlımı. Sabır, sabır çektikçe ufalanır parçalanır yüreğim... Beni bugün benimle bırakın acılarımla, Tükenip giden umutlarımla. Uğraşmayın benimle, Acımayın boş çuvallar gibi atın. Atın ne fark eder ki... Vurun be vurun; Birde siz vurun, ne yani vurulmadık yerim mi kaldı? Korkmuyorum ölmekten, Artık ölüm bile bana boş geliyor. İşte ben bunları yaşıyorum. İşte ben denizim. Azgın dalgalara kapılmış bir gemi, Yok ki yok gidecek hiç bir yeri. Aşkım bu mısraları içimden geldiği gibi yazıyorum.. Biraz duygusal oldu ama bu gece şairliğim tuttu. Ve ağlıyorum AĞLIYORUM..! Seni bilmesem de görmesem de ne fark eder ki, ben senin o tertemiz yüreğini seviyorum Yüreğin kalkıp gitmek üzereydi limanımdan az önce, durdu… Geri dönüp baktı, öylece… Öylece… Beklediği neydi anlayamadım. Onca yaşananlardan sonra nasıl demir almış gemisini hala tutmasını isterdim limanımda, nasıl gözlerimin içine bakıp bana yalanlar söylerken gitme derdim sevgiliye, nasıl kalbime bakmasını isterdim gerçeklerle… Oysa yalan olmuştu her şey, aşk yalanların üstünde yaşanan dramatik bir tiyatro oyuna dönüşmüştü, sonu acı olan… Ve yalanlarla son bulan… Acı devam ediyordu yüreğimde ama güçlü kılıyordu beni, acı beni büyütüyordu yalanlarla son bulan oyunlardan sonra bile… Akşamları karanlık çöktüğünde yüreğime o buz gibi rüzgâr alıp bedenimi götürürdü, o uçsuz bucaksız satırlarda kaybederdim benliğimi… Acı hala benliğimle dans ediyor… Acı hala benimle dalga geçiyor… Benliğime hiç bilmediğim sahneleri yaşatıyor, acı… Acı güvenimi azaltıyor… Yalanlar acı çektiriyor… Güven, benim için rüzgârda kopmaya hazırlanmış yapraklar gibiydi içimde, hafif bir rüzgâr esse üzülürdüm, kalbim kırılırdı… Yavaş yavaş rüzgâr şiddetini arttırdıkça ağlamaya başlardım… Daha da şiddetlendikçe kaybolup giderdi benliğim o rüzgârda yapraklarla birlikte, güvenle birlikte… Sende alıp gittin güvenini benden, önce hafif bir esinti geldi, ama yavaş yavaş büyüyen bir fırtınaymış bu, anlayamadık… Yapraklarımızı güçlendirmemiz gerektiğini göremedik o fırtına da, alıp gitmeliydik aşkımızı, bambaşka bir toprağa, yepyeni tohumlar eklemeliydik… Güven, benim için bu kadar önemli ve bu kadar kolay koparken içimden, neden? Neden aşk tohumlarımızı ekerken yüreğimize, özenle beslemedin güveni? Neden? Neden alıp gitmedin beni? Herkes yaşamak isteyecek böyle büyük bir aşkı ararken, herkes başka şeylere taparak mutlu olurken, ben sana taptım, ben seni büyüttüm kendimden çok benliğimin içinde… Ben seni sevdim neye ait olduğuna dair bir istek olmadan, ben seni sevdim rüyalarda buluşmanın verdiği o inanılmaz rahatlıkla, ben seni sevdim dünyayı yaşanılası bir yer olduğuna beni inandırdığında, ben seni sevdim… Ben sana güvendim, seni aşk tohumlarımızı büyütmen için kalbime soktum, ben seni kalbimin bahçıvanı yaptım… Bahçıvanım oldun kalbimin çünkü sana güvendim, hiç korkmadan verdim gözlerine kalbimi, kalbimdeki o durmayan yarayı görüp de dindirmen için, hayatımı hayatın yapman için… Ben sana güvendim… Gitmelisin artık limanımdan, öyle bakma ne olur, git… Baktıkça canım acıyor, acı çektikçe seni daha çok istiyorum, seni istedikçe daha çok batıyorum… Git, yüreğin o çocuksu gözlerle bana bakarak yalanlar söylerken düşünecektin gitmenin kolay olamayacağını… Terk et artık benliğimi, hani ben seni mutsuz ediyordum ya, hani alıp başını dinlemek istediğinde ben sana izin vermiyordum ya, hani zamandan bahsediyordun ya, işte tam vakti… Tüm zamanlar sana ait ama ben değil. Şimdi git, nereye ait olduğunu gittikten sonra anlayacaksın, biliyorum… Ama sana söylemem neyi değiştirir ki artık, sen bana yalanlar söylerken… Sen acı çektiğime bile inanmazken… Sen… Senin varlığınla beni hayata döndüren kalbin şimdi canımı acıtma oyunları oynuyor. İçimde kanayan yarayı durduran sen, benim şimdi ki yaram oluyor… Yaralarım kapanmayacak çünkü ne ben varım bu dünyada artık, ne de senin varlığın… Artık yokum ben, yokum… Yorum (yok) Yorum yaz! Bağlantı 9/4/2009 - ayrılamamki severken Kategori: resimli siirler , Aşk Can damarimdan ayrildim Kapiyi carptim arkama bakmadim Gururumdan gecemedim Onu birkez dinlemedim Tanrim bana sen yardim et Anlamadimki ne oldu karar verdim cok erkenden Nasibimi aldim simdi Ayrilamamki severken Yüreyimin sesi bana Hesap sorar gibi oldu Bebeyim o günden beri Kalbim cicek gibi soldu.. Öğrendimki... Kimseyi sizi sevmeye zorlayamazsınız. Kendinizi sevilecek insan yapabilirsiniz, gerisini karşı tarafa bırakırsınız.. Öğrendim ki... güveni geliştirmek yıllar alıyor, yıkmak ise bir dakika..! Öğrendim ki... Sen tepkilerini kontrol edemezsen, tepkilerin hayatını kontrol eder.. Öğrendim ki... Bütün sevdiklerinle iyi ayrılman gerek, hangisi son görüşme olacak bilemiyorsun.. Öğrendim ki... Affetmeyi öğrenmek deneyerek oluyor. Öğrendim ki... Bazı insanlar sizi çok seviyor ama bunu nasıl göstereceklerini bilmiyor. Öğrendim ki... Ne kadar ilgi gösterirseniz gösterin, bazıları hiç karşılık vermiyor. Öğrendim ki... Düştüğün anda seni tekmeleyeceğini düşündüklerinden bazıları seni kaldırmak için el uzatır.. Öğrendim ki... İki insan aynı şeylere bakıp tamamen ayrı şeyler görebilir. Öğrendim ki... Her şartda kendisiyle dürüst kalanlar daha uzun yol yürüyor.. Öğrendim ki... Hiç tanımadığın insanlar 2 saat içinde hayatını değiştirebilir. Öğrendim ki... Karşındakini kırmamak ve inançlarını savunmak arasında çizginin nereden geçtiğini bulmak çok zor. Öğrendim ki... Gerçek arkadaşlar arasına mesafeler girmez. Gerçek aşklarında! Öğrendim ki... Tecrübenin kaç yaş günü partisi yaşadığınızla değil, ne tür deneyimler yaşadıgınızla alakası var. Öğrendim ki... Bazen insanın karşısındakini affetmesi veya karşısındakinin onu affetmesi yetmiyor, insanın kendisine de affedebilmesi gerekiyor. Öğrendim ki... YÜREĞİNİZ NE KADAR KAN AĞLARSA AĞLASIN DÜNYA SİZİN İÇİN DÖNMESİNİ DURDURMUYOR!! Öğrendim ki... Şartlar ve olaylar, kim olduğumuzu etkilemiş olabilir. Ama ne olduğumuzdan kendimiz sorumluyuz. Öğrendim ki... SEVGİYİ ÇABUK KAYBEDİYORSUN, PİŞMANLIĞIN UZUN YILLAR SÜRÜYOR.. !!!! . Öğrendimki... Kimseyi sizi sevmeye zorlayamazsınız. Kendinizi sevilecek insan yapabilirsiniz, gerisini karşı tarafa bırakırsınız.. Öğrendim ki... güveni geliştirmek yıllar alıyor, yıkmak ise bir dakika..! Öğrendim ki... Sen tepkilerini kontrol edemezsen, tepkilerin hayatını kontrol eder.. Öğrendim ki... Bütün sevdiklerinle iyi ayrılman gerek, hangisi son görüşme olacak bilemiyorsun.. Öğrendim ki... Affetmeyi öğrenmek deneyerek oluyor. Öğrendim ki... Bazı insanlar sizi çok seviyor ama bunu nasıl göstereceklerini bilmiyor. Öğrendim ki... Ne kadar ilgi gösterirseniz gösterin, bazıları hiç karşılık vermiyor. Öğrendim ki... Düştüğün anda seni tekmeleyeceğini düşündüklerinden bazıları seni kaldırmak için el uzatır.. Öğrendim ki... İki insan aynı şeylere bakıp tamamen ayrı şeyler görebilir. Öğrendim ki... Her şartda kendisiyle dürüst kalanlar daha uzun yol yürüyor.. Öğrendim ki... Hiç tanımadığın insanlar 2 saat içinde hayatını değiştirebilir. Öğrendim ki... Karşındakini kırmamak ve inançlarını savunmak arasında çizginin nereden geçtiğini bulmak çok zor. Öğrendim ki... Gerçek arkadaşlar arasına mesafeler girmez. Gerçek aşklarında! Öğrendim ki... Tecrübenin kaç yaş günü partisi yaşadığınızla değil, ne tür deneyimler yaşadıgınızla alakası var. Öğrendim ki... Bazen insanın karşısındakini affetmesi veya karşısındakinin onu affetmesi yetmiyor, insanın kendisine de affedebilmesi gerekiyor. Öğrendim ki... YÜREĞİNİZ NE KADAR KAN AĞLARSA AĞLASIN DÜNYA SİZİN İÇİN DÖNMESİNİ DURDURMUYOR!! Öğrendim ki... Şartlar ve olaylar, kim olduğumuzu etkilemiş olabilir. Ama ne olduğumuzdan kendimiz sorumluyuz. Öğrendim ki... SEVGİYİ ÇABUK KAYBEDİYORSUN, PİŞMANLIĞIN UZUN YILLAR SÜRÜYOR.. !!!! Yüreğinin umudu olduğum anları Yalnızlığını paylaştığım zamanları Hatırla Ve sana çok yakışan tebessümün olsun yüzünde Hoş ben senin gözlerinin nemlendiği anları seviyorum O zaman ne kadar çok sevildiğimi anlıyorum Beni güzel hatırla aşkım Yanındayken ne kadar çabuk geçerdi zaman. Ellerimi saçlarında hatırla Kızgın değilim sana Ben yaşamayı bilemedim Suç bende Sevgiyi sende gördüm sevilmeyi sende. Neler yapabileceğini, bir kadının yüreğini nasıl ortaya koyabileceğini. Ağlarken gözlerinden nasıl sevda aktığını. Yumuşaklığı İnsan kendini nasıl değerli hissedebilir sende gördüm Sevgi yetmiyor ama can parem yetmiyor Ne kadar çabalıyorsun ama olmuyor Ben hayatına ağır gelmeye başladım. Gitmem gerekiyor Sadece senden değil hayattan da gitmem gerekiyor Beni güzel hatırla bir tanem. Suskunluk olmasın yüreğinde Alışırsın zamanla bensizliğe Hatta unutursun Ama güzel hatırla aklına gelirsem Dizlerimde uyumayı severdin Karnına çekerek ayaklarını Öyle hatırla mesela. Güzelliğin için değil, çünkü ben seni hiç görmedim.. Ellerimi tutmanı değil, çünkü ben sana hiç dokunmadım... Gözlerine bakmayı değil, çünkü ben onlara hiç dalmadım... Ben senin beni sevmeni sevdim.. Yüreğinde bana yer vermeni Benimle konuşurken, sesini nefesini sevdim Ağladığımda uzaktan tesellilerini sevdim Benim seni sevmemi sevdim... Sessizlikte kalp atışlarını sevdim Damarlarımda kan yerine dolaşmanı sevdim Düşlerde benim olmanı, senin olmamı sevdim... Gönülden sana bağlandığımı sevdim Gündüz ışığım Gece karanlığım olmanı sevdim Alınyazım,kaderim, Herşeyim olmanı sevdim Gözyaşım, Kederim, Hüznüm olmanı sevdim Tebessümlerimin, Gülmelerimin, Mutluluğumun sebebi olmanı sevdim Söylediğin sözleri değil,Onları bana söylemeni sevdim.... Ben başlıbaşına seni SEN olduğun için sevdim... Benliğini, Duygularını, Hislerini sevdim Bu tarifsizliği, sevgime kelime bulamadığımı sevdim... Aşk Yıldızmış Geceye Gözlerinin karasına baktıkça Gökte yıldız gibi dağılırım oraya buraya Tam parlamaya başlarım ki yağmur tutar Sorma nereye sığınır nerede sabah olurum Sorma aşk ne Gözlerinin karasına baktıkça Bir çocuk almış gibi sevinirim kucağıma Usanmam bakmaktan o sonsuz pırıltılı nura Sorma nerede öksüz kalır neyle teselli bulurum Sorma sevdamı Korkarım kirpiklerimi kırpıştırmaya Sanki kapanacakmış gibi hayatımın kapısı O güçlü duyguyu yudum yudum içerken Sorma neyle nasıl vurulur ne zaman ölürüm..... Aşk gözlerine baktıkça Gökte yıdız gibi dağılmakmış geceye Sana Seni Yaziyorum ... Günesin baska iklimleri aydinlatmaya, baska gönülleri isitmaya gittigi su saatlerde, kâgidi, kalemi elime alip, seninle dertlesmek, yalnizca sana yazmak ve yalnizca seni özlemek geçiyor içimden. Sana yazmak. “Sana Seni Yazmak”. Seni ve yüregimde anlam bulan duygulari. sana ait yüregimin derinliklerinden kopup gelen artçi soklari anlatmak. ve topragi alnindan öperken yagmur taneleri, tüm benligimle sana yagmak istiyorum. Bu gece dudaklarimdan dökülen her kelimede sen varsin ve yine sen varsin, yarim kalan sevdamin eksik taraflarinda. bombos ve sessiz kaldirikmlarda yürürken seni haykiriyorum sensizligin inadina. bu sensizlik gecesinde sevdamin en ücrâ köselerine seni yaziyorum. Bu gece gene yagmur yagiyor. Yagmur yagiyor gönlümün sensizlikle yanan her yerine. Yagsin, yagsin ki saklasin sensizligimde döktügüm gözyaslarimi. Ve yine saklasin sensiz geçen bombos hayati. Bu gece gene yagmur yagiyor. sen yoksun oysa biliyorum ve üsüyorum sensiz kaldigim saatlerde. göz yaslarimi efkârima kattim bu gece. sevdami, umudumu ve seni kizgin bir sel gibi kalbime akittim. Bu gece yagmurla birlikte göz yaslarim yagiyor ve ismini yaziyor sensizligin acisi ile kivranan kaldirimlara. süzülen her damlada sen vardin ve yine sen vardin gecenin en karanlik aninda. O, doya doya bakamadigim gözlerin, gözlerimin içine bir kez daha degseydi ve tebessümünden bir gül açsaydi yanaklarinda, yetmez miydi? Bir bakisin bir ömre degmez miydi, ey! Ismini kazidigim kaldirimlara sanki sen yagiyorsun yagmurla birlikte ve sevgin yagiyor yüregime. yalniz ve bombos odamda sen varsin hâlâ. Hâlâ sensizligim duruyor yanibasimda. Bu gece gözyaslarim yagiyor sensizligimle birlikte kaldirimlara. Seni ariyorum, erimekteyim. karanlik geceye inat ay bu aksam gökyüzünde. gözlerinin esiriyim el insaf eyle bir bak yollarına düştüm senin başıma bir buse tak en amansız gecelerde kalırsan eğer yalnız üşümesin el ayağın al beni uğruna yak insanlara tuhaf gelir böyle bir sevda niye ben olup da bileler ki sevgin içimde yüce nöbet tuttum baş ucunda akreple yelkovanın zaman dolup seni bana alıp getirsin diye Yorum (yok) Yorum yaz! Bağlantı 8/4/2009 - bırakma ne elimi nede ....kendini Kategori: resimli siirler , Aşk Günlerdir ağladım yokluğunda Bekledim bana geleceğin o günü Senden uzak olsamda aldırmadım Hep umutluydum, beklemeye yeminliydim Düşünmedim sensizliği, yapamazdım zaten... Sensiz asla olamazdım Bir eksiklik vardı İçimde, gittiğinden beri Dönseydin bitecekti, ya dönmeseydin... İşte o zaman da ben bitecektim. Eğer sen olmayacaksan bu dünyada Bende olmayacam... İstesem bile bunu yapamayacam Sensiz asla olamayacam... CEHENNEM GECELERİ Ve cehennemden bir gece daha! Utanır, utanır insanlığım bu çirkin karanlıktan Nefret oyununda bir perde daha Yorulur yorulur ruhumuz bu kızıl günahlardan Kan ve ateş küfrediyor tüm masallara Yas tutuyor melekler karanlığımıza Ve nasırlaşmış yüreğinle sen aciz dünya Dinle bu acının masalını! Seyret o utanç tarlalarını! Mahşer yağıyor gökten Düşüyor düşüyor yıldızlar yürüdüqüm kaLdırımLarda duRuyoRum aqLıyoRum... we tek tek itiraf ediyoRum ciñayetLeRimi LuzumSuz ßir "KAN" akıyor damarLarımdan Her$ey ne kadar kırmızı we Ñe kadar añLamSIz DokuñamıyoRum îÇîmdêkİ ceSetLere we qömdüqüm yerLeRiñi ßuLamıyOrum Kin doLuyum "KAN" kuSuyoRum KinimLe ya$ayıp NefRet'imLe ġLecekSin... Sanki Umudun qökLeRinde Sıradan ßir intiharım! Dün Senin iÇin ßir kuRßan keStim haLa ßiLekLerimdEn "KAN" Lar akIyoR! SenSizLiqe kEStim ßiLekLerimi kırmızıya ßoyadım KaranLıqı ! kuSSam kaÇ intihar Çıkar iÇimden? keSSem kaÇ ayRıLık akar ßilekLerimden? ßir yaLnızLıktı haykırı$ım hepiniz Saqırdınız? iLikLerimde ki iLikLerime iLikLeyemedim Seni..! ikiLemLeRimin SonSuz ßo$Luqunda qidip qeLiyoRdum... ve Sen SatırLaRıma ß1r veßa qißi ßuLa$maya devam ediyOrdun KaraÑLıklar'a sordum SéNii...! Lanet olsun!!! Duygularım darmadağın sevdam böyle yarım kaldı Bir kitapsız,bir vicdansız beni bu hallare saldı Sevme gönlüm,sevme artık buda sana bir ders olsun Böyle bir aşk,böyle bir sevda olmaz olsun,olmaz olsun lanet olsun,lanet olsun seni böyle sevdiğime lanet olsun,lanet olsun seni gördüğüm o güne lanet olsun,lanet olsun seni böyle sevdiğime lanet olsun,lanet olsun böyle aşka sevgiye Allah kahretsin kendi ellerimle kendi kendimi yaktım. Istesem o günleri,istesem o yılları, Istesem o gençliğimi verebilirmisin bana. Veremezsinki.... Senin aşkına,senin sevdana, Seninle tanıştığım o güne lanet olsun. Hayatımı kararttın,dünyamı yıktın. Senin sevdana,senin aşkına, Seni tanıdığım o güne,Seni sevdiğim o güne lanet olsun,lanet olsun Boşa geçen yıllarımın hesabını kim verecek, Giden benden gitti artık birdaha dönmeyecek, Sevme gönlüm sevme artık buda sana bir ders olsun, Böyle bir aşk,böyle bir sevda olmaz olsun, Olmaz olsun. lanet olsun,lanet olsun seni böyle sevdiğime lanet olsun,lanet olsun seni gördüğüm o güne lanet olsun,lanet olsun seni böyle sevdiğime lanet olsun,lanet olsun böyle aşka sevgiye LANET OLSUN SANA, LANET OLSUN O GUZELLIGINE, LANET OLSUN BANA, LANET OLSUN BENIM ZAVALLI KALBIME. LANET OLSUN! NEFRET EDIYORUM SENDEN O YALANCI GOZLERINDEN, O SEYTAN RUHLU GOZLERINDEN NEFRET EDIYORUM. ZATEN O DEGILMI BENI BU HALLERE KOYAN O DEGILMI BENI EN DERINDEN YIKAN! O DEGILMI SENDEN NEFRET ETTIREN. SEVMEZ OLSAYDIM SENI O YALANCI GOZLERINI, SEVMEZ OLSAYDIM SENI O IPEK SACLARINI TUTMAZ OLSAYDIM O PAMUK ELLERINI. INANMASAYDIM O YALANCI GOZLERINE! BU GECE RUYAMA GIOR GIZLICE. BENI SIMSIKI SAR, OP KOKLA IYICE, SON KEZ ISYANLAR SAVUR KUFRET… VE SONRA CEKGIT KAHROLASI HAYATIMDAN SINSICE. BEN KI SENIN ICIN DUNYALARI YAKACAKTIM, SEN TUTUP BENI YAKTIN. NEFRETIMSIN! ACIKCA NEFRET ETMEK, ASIL DUSUNCESINI GIZLEMEKTEN DAHA ASIL BIR HAREKETTIR INSANLAR, YA KORKTUKLARI, YAHUTDA GIPTA VE HASET ETTIKLERI SEYLERDEN NEFRET EDERLER. BIR GUN BENI ANIMSARSAN EGER, ONCE BIR GULUMSE GULUCUKLE AN ADIMI, BENI SEVEN BIR COCUKTU DE, VE SONRA SENI NE COK SEVDIGIMI OGRENEMEMIS OLMANIN ACISIYLA ESEF ET! CIKARSINLAR SENI SATISA, BIR LIRA VERENE LANET OLSUN! O GUZEL SACLARIN BIR BIR DOKULSUN HERKES NESE ICINDEYKEN SENIN BOYNUN BUKULSUN MEZARIN YILANIN AKREBIN BOL OLDUGU YERE KAZILSIN, ALLAH SENI YAKSIN BENI YAKTIGIN ICIN. HATIRLASANA O ESKI YILLARI SENI NE COK SEVDIGIMI OZAMAN ISTEMEZDIN CUNKU BASKASINI SEVERDIN SIMDI NE OLDU YALVARIYORSUN DIZ COKUYORSUN AMA BASKA KAPIYA SANA VERECEK BIR ASKIM YOK EGER COK ISTERSEN NEFRETIM VAR… SEN SIMDI KARA BIR KUSKUSUN! KALABALIK SEHRIN YITIKLERINDE, MAVI ELLERINI DE SIYAHA BOYUYORUM, OYLECE KALIYORSUN KENDI CEHENNEMINDE! Sevmiyorum sizi şiirler Yazmasınıda, dinlemesinide Acı veriyorsunuz içime Damla, damla akıyorsunuz Gecenin koyu renginde Boğazımda kalan sigara dumanı Senide sevmiyorum lanet olası İrademi öldüren, ciğerimi çürüten Zehrini boşalttığım sararmış kültablası Odamda asılı duran lekeli ayna Kırasım var senide Sıktığım yumruğumla Baktığımda gördüğüm ne ki Sinir olduğum suratımdan başka Her yeni güne seni unutmak için dua ederek başlıyorum.. Ve her günümü lanet ederek yatağımda kapatıyorum... Her yeni güne seni unutmak için dua ederek başlıyorum.. Ve her günümü lanet ederek yatağımda kapatıyorum... Lanet ediyorum... Seni unutamadan beni yastığımla tekrar buluşturan güne, seni özleyerek geçirdiğim düne, bana bakarken göremediğim gülümseyen yüzünü hasretlememe lanet ediyorum... Ve ne olursa olsun... Seni tanıdığım güne lanet edemememe.... Lanetliyorum.... Seni hala deli gibi özlüyorum...Sinir oluyorum... Hayatıma insanlar sokuyorum.. Sevebileceğim insanlar olmasına özen gösteriyorum.. Biliyorum seviliyorum.. Biliyorum özleniyorum.. Ama bu sefer iki kişilik yalnızlığımda yine durup durup sana yanıyorum.. İki kişilik yalnızlığımda ,nefessiz kalıyorum.. Ben sensiz boğuluyorum...Senden nefret ediyorummmmmm.... Bu sorunun cevabı bu değil oluyorum her seferinde, bu bakışın karşılığı bu değil, bu el böyle tutulmamalı ve bu telefon asla böyle açılmamalı.. Deliriyorum.. Biliyorum ,sonunda da delirtiyorum.. Senden sonra hiçbir gideni özlemiyorum. Seni düşündüğüm yalnızlığımda mutlu olduğuma şaşırıp hatta, bu sefer kendimi parça parça etmek istiyorum.. Ama... Ne sana,ne kendime kıyamıyorum.. Her gördüğümde seni arıyorum, her gördüğümde seni bulamıyorum, parçana bile rastlamıyorum ve bana ne yaptığını kestiremiyorum.. Seni gördüğüm anda boğmak istiyorum... Beni kendine alıştırıp sonra korkmana, korkup kaçmana, kaçarken arkana bile bakamamana... Seni gördüğüm anda boğmak istiyorum... Sevgine alıştırıp, bakışına dokundurup, omzunda uyuttuğun her huzurlu günden sonra, tüm güvensizliklerini bana bırakıp yaşama çalışmanda.. Seni gördüğüm anda boğmak istiyorum.... Olmadığın bir şey missin gibi ortalıkta dolanırken, kandırdığın herkesin ardında kendini kandıramamana, kandırdığını sanmana, mutsuz olmak için verdiğin çabanı mutluluğunu korumak için göstermemene.... Seni gördüğüm anda boğmak istiyorum sevgili... Artık sana saygı duymadığımı kabullenmişliğimi sana, yüzüne,gözlerine söylerken seni boğmak istiyorum... Yaşadığın hayatta boğulmaktan beter olduğunu biliyorum belki, seni kurtarmak istiyorum.... Ve seni görüyorum.. Yüzüne bile bakmıyorum.. Bakarsam o gözlerin, beni ruhuna dolduracağına inanıyorum.... Bakarsam o gözlerin de beni özlediğini göreceğimi biliyorum.. Bakarsam o gözlere sadece bakarak kalamayacağımı kestiriyorum.. Baktığım anda sarılıp özlediğim kokunu burnuma doldurduğumda, aylarca ayrılığın ardından sarıldığım anın büyüsüyle tekrar sana teslim olacağımı sürekli içimden tekrarlıyorum.. Seni gördüğüm anda arkama bakmadan kaçıyorum.. Yüzüne bile bakmıyorum...Bakamıyorum.. Sen benim gecemdin.. Karanlık gecemde tek yoldaşım.. Sen benim günümdün.. Parlayan günümde tek tebessümüm.. Sen benim dünümdün... Ağladığım her dünde saçımı okşayan sessiz... Sen benim inancımdın hayata... Yaptığın hatalarla, bir erkeğe inancımı değil sadece, tüm evrene inancımı yitirdiğim..... Sen benim sevgimdin defalarca söylemekten üşenmediğim.. Sen benim her şeyimdin, sevgisi ölçülmezimle kıyas ettiğim.. Ve ben senden nefret ediyorum sevgili... Sen yoluma çıkan son aşkmıydın Öylece çaresiz bıraktın beni Yoruldum beklemekten Sen de beklermiydin beni Seni beklediğim kadar Söyle.. Gidince yarım kaldım Kapadım kalbimin kapılarını Açılmaz belki de ebediyen Sen beni özlermisin Seni sevdiğim kadar severmisin Söyle.. aklıma gelmezdi ayrılacağım bu aşkın sonunda ağlayacağım düşündükçe seni çıldıracağım boşuna sewmişim değmezmiş sana en büyük hatayı sende yapmışım o taş kalbinde ben aşk aramışım demekki o kadar boşa yanmışım boşuna sewmişim değmezmiş sana iki yüzlüymüşsün farkedemedim yalanmış sözlerin hissedemedim ne yaptıysamsana kıymet bilmedin boşuna sewmişim değmezmiş sana… Bir masal anlattım kendime icinde sen olan Yoklugun oyle acı verici oyle berbat ki ne sensiz bir gunum, nede bir dakikam geciyor. sensiz olmak gecenin yıldızları olmadan mehtabı seyretmek her gunu gunessiz gormek gibi. Gozlerinde ne kin ne nefret, asıl olan sevgi aşk kudret. Yetmedi mi bize bu kadar mı sevgimiz? Ellerini tuttugumda o his gozlerine her baktıgımda hissettiğim ve gordugum o ask hepsi mi sahte! Saramadık mı yaralarımızı soyle GULum saramadık mı? Ellerim bir zamanlar ellerini tutar içime senin kokunu çekerdim. Simdi bir elimde kadehim diger elimde sigaram onumde resimlerin ve bos bir sayfa? Her sayfası bos ve sararmakta yıpranmakta. Bir zamanlar bu sayfalara askımızı yazardık bir kalem bir kagıt yeterdi gerisi her dusundugumde aklıma gelirdi. Bir masal bir roman gibi içten ve yurekten yazardım hem yazar hem okurdum satır satır sayfa sayfa. Bitmezdi ki incitanem yazacaklarım hiç. Oturup bir film gibi gozlerimin onunden gelip gitsin. Hep yazmak yazdıkca okumak isterdim incitanem. Her beyaz sayfa acısımda oyle ıstahlanırdım kı bir an once yazmak isterdim satır satır. Arada sırada biraz durur once seni hayal ederdim oyle dinlenir oyle rahat ederdim. Bir bardak sıcak çay icer her yudumunda seni dusunur tatlı bir gulumseme olusurdu yuzumde. Yine sen gozumun onune gelır senın gamzelerıne dalar giderdim. Saclarını oksar gibi yapıp bir elimle ellerini avucumda saklar sevgini yuregime kazımak isterdim. O sırada ya biri gelirdi ya da telefonum calardı. Biraz kızar biraz da heveslenirdim arayanın sen olmasını isterdim. Bir hayal kurar gelecekte nasıl oluruz diye dusunurdum. Dusundukce icim bir hos olurdu resmini cizmeye calısırdım ama bir turlu yapamazdım. Ne seni cizebilecek parmaklarım vardı nede guzellıgını tasıyabilecek kagıdım vardı. Bir resmini baş ucuma koydum hergece yatagıma uzandıgımda bir yandan sana bakar bir yandan seni düşlerdim. Isterdim ki ruyalarıma gir hep beraber olalım. Bazen dualarım kabul olurdu ve seni gorurdum uyandıgımda hemen uyumayı kaldıgımız yerden devam etmeyi ve hep uyumayı isterdim biliyormusun? Gun gelir her acı unutulur ya bendeki acı yı unutmak istemeyişimdir belkide katlanmalarım belkide bekleyisimdir yarınım ve umutlarım... ANLA Ve gurur, kaybedenlerin, acizlerin maskesiymiş, Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış, Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım.. Ölürcesine isteyen, beklemez, sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi, Beni affetmeni ölürcesine istediğimde anladım.. Sevgi emekmiş, Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş... Kırgın Durduğuma Bakma Kırgın durduğuma bakma, aslında bende herşey aynı. hüzünlere olan bu bağlılığım, eskiden kalma. hüzünler biraz daha sanki bana benziyor. "hiç değişmeyeceksin" diyor bir dostum. bu söz, tarifi imkansız bir mutluluk veriyor bana. aslında yeni bir başlangıç için; yaşım ve rüzgar müsait. ama gerekli dermanı dizlerimde ve yüreğimde bulamıyorum. yokuşları çıkarken yaşıma yakışmayan bir daralma oluyor nefesimde. bu darlıkta neyi değiştirebilirim ki? yaşım daha küçük yüreğimden. ben aslında rüzgar olsam, hep doğudan eserdim. ben aslında, hayatın sayfalarına ölüme dair dipnotlar hiç düşmedim. ben aslında, bir gün kapımın umuttan yana çalınacağına emindim. ben aslında, hayat ile hayali hep birbirine karıştırırdım. ben aslında anladım, yaralarıma uzanacak ellerin çok uzak olduğunu. ben aslında anladım, cami avlusuna terkedilen kundaklık bir çocuktan bir farkım olmadığını. ben aslında anladım, hayatımın hep yamalardan ibaret olduğunu. ben aslında, cürmüm kadar yer yakardım. ..... 'neyse' deyip toparlanmalıydım artık. dökülen cümlelerimi, kırılan gençliğimi, darmadağın olan hayatımı onarmalıydım ve yeniden kalkabilmeliydim düştüğüm yerden. bu kadar hassas olmanın vakti değildi artık. küçük yaralarımla uğraşarak kaybedecek vaktim yoktu. zira hayatın tutunacak dalları vardı. asılmalıydım ben de zayıf kollarımla hayata; sabrı öğrenmeliydim. sıkıca tutmalıydım bana uzanan elleri. değişmem zor aslında. acılar hep aynı çünkü. acılarım hep aynı... yine de değişmeliyim, ey rüzgarlı hüznüm. ne tarafa eseceğin belli değil, biliyorum. biliyorum, denizi özlemem de kar etmez. kimbilir, belki masal olsaydı yaşadıklarım, bir umut olurdu hep kafdağı'nın ardında. ama masal değil yaşadığım, biliyorum. belki de oturup ağlayarak başlamalıyım değişmeye... oturup ağlamalıyım halime. belki tebessümlerimin bereketsizliği de terkeder beni böylece, kimbilir... dönemem terk ettiğim hiçbir yere!!! dolaşıp duruyorum sokaklarda, dilimde o son duan. ben kimseyi bu kadar sevmedim ki… sonsuzluk gibi çıkıyordu bu sözcük içimden, umutsuz bir yakarış gibi, hiç bitmeyecek bir hasret gibi… ben hiç kimseyi bu kadar sevmedim ki… Gitmedim…Gidemedim… Beni gitti biliyorsun sen… Yanılıyorsun oysa,sadece bittim ben… Bittim evet, ama gitmedim. …gidemedim… Yüzde hesaplarına vurduğunda yarımdan fazlası sen olmuşken, denklem hesaplarına daldığında seni çözülmeyecek denklemlere hapsedip, sonucunu ben yapmışken, harflerin noktalarını seninle koyarken, heceleri biz birleştirirken, kolay mı sandın sen gitmeleri? Gittim ben; haklısın… Tüm harfleri ve sayıları sana bırakıp, çıktım kapının eşiğine korkusuzca. Yarınlarımı bıraktım sana, yarımlarımı, hatta belki çeyreklerimi bıraktım. Ne kadar acıdır ki; hayallerimi buruşturup atmanı seyrediyorum senden kilometrelerce uzakta. Halbuki ne zorluklarla yeşertmiştim ben o hayal,o hayat tomurcuklarını; bilemedin,bilem ezdin,bilemeyeceksin… Gençliğin en taze ruhuyla, Olgun yaşın en kilitli dolaplarında, kimseler bilmeden büyütüp tomurcuklanmalarına şahit olmuştum. Sorgusuzca,sessizce paylaşıp seninle,teslim ettim ellerine beni… ”Pişman mısın ki?” diye sorma bana, sadece gülerim.. Bir daha aynı beni bulacağımı bilsem,hiç düşünmeden gene özlerim seni.. Sadece acılarımı aldım çıkmadan önce sensizliğin yollarına.. Yaralanmalarımı… Zedelenmeler imi.. Tükenmelerimi… Hayatımızda ki ölümleri aldım ,acı, ekşi kokan anılarımı… Bilerek herşeyin en eskisini, en sevimsiz, en karanlık, en kasvet verenlerini seçtim giderken. Sana ne mi bıraktım? En yeşilini bıraktım renklerin, en yeni, en dokunulmamışlarını başlangıçların… Beni senden sonsuza kadar alıp, seni canıma katıp gittim ben… Seninle geçirdiğim bir tek saniyesine bile acımadığım, acımayacağım ama bir daha asla benzerini bile yaşayamayacağım yıllarımı sırtlayıp gittim ben. İçim acıyor.. Ne gece biliyor,ne gündüz..’ ‘Derdin ne be yürek?” demeye cesaretim yok, Kulaklarımda titrek bir mumun gölgesi gibi, sessiz sesinden çıkan sevgi sözcükleri… Unutulmuyor… Unutulamıyor… Başı sonuyla karışmış devrik cümleler yazılı bir defter var hayatımda.. Ne silgi siliyor, ne kalem düzeltebiliyor yaşananları. Ne kapanabiliyor, ne de yeni bir sayfası açılıyor. Bir güç var karşı koymayı beceremediğim hala seni bana taşıyan… Uyku girdi mi beynime, bakışın giriyor ya bedenime, işte başlıyor kıyametin alametsiz sarsıntıları.. Dayanılmıyor.. Severken ayrılmak, meğer nekadar da zormuş... dönüyorum Düşselliğinden gerçekliğime, kendime kendimle olan benliğime yeniden. Yaşıyorum anlamsız bir hayatı tüm gelgitlerimi geride bırakıyorum. Anlamı yok artık geçmişimin ne geleceğimin, bir yerinde tüketiyor beni katran karası geceleri bu hayatın. Bu sevda yükünü artık taşıyamaz oluyorum, tükeniyorum... anLıyorum Sensizlik çaresizlik, çaresizlikte bir o kadar sensizlik aslında. Sensizliğimden uzanıp uzun yolculuklara çıksamda, yine ve yeniden hep sana varıyorum... bitiyorum Seninle olan herşeyi teker teker yitiriyorum. Avuçlarımdan önce ellerin çekiliyor usulca, sonra ışıl ışıl ahenkli gözlerin uzaklaşıyor bakışlarımdan, bana sırtını dönüyorsun, yüzünde o donuk ifadeyle. başka bakışlara emanet öylece bırakıp gidiyorum gözlerini. yaŞıyorum Bu acıyı en gizli kapaklı yerlerimde, kalbime saklıyorum sevgini. Sen olan yanlarımı, içim acıyarak yaşamaya çalışıyorum... biLiyorum Sen yokken zor olacak bulunduğun şehrin havasını solumak. Bir zamanlar senin olan bir yüreğimi yaşatmak tekrar aynı hevesle ve aynı tutkulu Yorum (yok) Yorum yaz! Bağlantı 8/4/2009 - Gecenin Bilmem Kaçıncı Dilimi.. Kategori: resimli siirler , Aşk Gecenin Bilmem Kaçıncı Dilimi.. Dışarıda İçine Çektiğinde Adeta Çiğerleri Donduracak Bir Soğuk.. Ve Ben Uykusu Kaçmış Kelimelerimi Bir Arada Tutmanın Teleşındayım.. Gece... İşil İşil Gökyüzü...Önce Her Yildiza Senin Adini Verdim... Yetmedi... Hiçbiri Senin Görmediğim Gözlerin Gibi Değildi... Ben Yalniz Senin Gözlerini Yildiz Bildim... Herkes Altinda Sarhoş Olacaği Yildizlari Araken... Ben Senin Görmediğim Gözlerinde Bitirdim İçki Kadehlerini... Herşey Siyah-Beyazken... Ben Mavi Bir Düşte Gizlendim... Konuk Oldum Uykularina... Gördüğüm Her Rüyanin İçindeydin... Gördüğün Deniz Miydi... Ben O Denizin Martisiydim... Bir Ormanda Mi Yürüyordun... En Ulu Ağaciydim... Sonsuz Hasret Ateşiydim Ben Her Gece Kapinda Yanan... Sen Bile Söndüremezdin Beni... Çünkü... Hasretim Sen Varkende Dinmeyenindendi... Kolaydi Sevmeler Ben İmkansizi Seçtim... Ne Kadar Yakinsan O Kadar Uzaktin Bana... Elimi Uzatsam Tutabilirdim Ama Bir O Kadar Da Ulaşilmazdin... Kaçanlardan Değildim Ben... Kaçamadim... Ne Zaman Vazgeçmeye Kalksam... Yüreğim O Kocaman Haliyle Dikildi Karşima... Ben Yüreğimin Sesini Dinledim... Ve Yüreğim Aslinda Sendin... Her Sözcüğe Denedim Seni Anlatmak İçin... Her Sözcüğün Üzerinde Durup Bin Kere Düşündüm... Ya Onlar Anlatamadi Seni Ya Sen Onlara Yetmedin... Ben Ki Konuşmayi Bu Kadar Seven... Böylesine Laf Cambazi ... Bir Tek Seni Tarif Edemedim... Sözcükler Yetmedi Ya... Renklere Sarildim Bende... Bir Tek Mavi Anlatti Seni... Maviye Yakişan Yalniz Sendin... Ne Kendimi Sakladim Nede Sözlerimi... Duygularim İçtendi... Seni Kendimi Sever Gibi Sevdim... Tutkuyla Bağliydim Sana Ama Sevdam Senin Tutsağin Değildi... Ben Özgürlüğüme Düşkündüm... Ve Özgürlüğüm Sendin... Dinle Ey Yar......... Sana Bağimli Olmadan Büyüttüm Ben Bu Sevdayi İçimde... Sen Olsanda Büyümeye Devam Edecek Olmasanda... Sevmişim Bir Kere Seni Kurtuluşun Yok...Seni Özlemeyi En Çok Ben Bilirim... Hiç Yakinmadim Seni Özlemekten... Üstelik... Kavuşmama İhtimali... İşlenmemiş Bir Taş Gibi Önümde Dikilip Dururken... Sana Dokunamamak Yüreğimi Böylesine Acitirken...Yinede Bil Ey Yar........ Bil Ki Yüreğimi Kanatan Bu Aciya İnat Dokunmadan Tenine Saatlerce Sevişebilirim Seninle......... Seni Göremeyen Gözlere İnat, Seni Hissedemeyen Ellere İnat, Seni Bir Türlü Bana Getirmeyen Zamana İnat, Seni Sevmekten Vazgeçmeyeceğim... Ahh Yar Ahh Hasretim Sustum Çığlıklarımı Geceye Asıp Sustum Avaz Avaz Yokluğuna......... Ahh Yar Ahh Güneşim Koştum Adını Dilime Dolayıp Koştum Düşe Kalka Varlığına ......... Yüreğimin Kalemiyle Yazıyorum Bu Paragrafı; Gözlerini Yumarak Oku.. Biz Hep Yumduğumuz Gözlerle Görmedik mi Birbirimizi.. Biz Hep Gözlerimiz Kapalı Dokunmadık mı Birbirimize.. Biz Hep Gözlerimiz Kapalı Sevmedik mi Sevişmedik mi.. Seni Umutsuzca, Beklentisizce, Hayallerce Sevdim Uzağından... Beklentisiz Beklentilerim Yine Kocaman... Engel Tanımayan Nüksetmelerin...... Karşılıksız Sevdigim Gibi... ...Olmuyor Keçim ... Olmuyor... Sen Den Gidilmiyor... ...Zaman Yine Aldı Başını Geçip Gidiyor... Tutmak Ne Mümkün... ...Son Bir İstek Dürtüp Duruyor Tüm Bastırmışlıklarımı... ...Sadece Benim Olacak Bir 24 Saat... ...İçinde Senin Olacağın... Ve Her Saliyesine Kadar... ...Parçalanarak Tüketeceğim Bir 24 Saat... ...Hiç Konuşmadan... ..Gözlerimi Kapatıp... ...Sadece Varlığını Hissetmek İstediğim... ...Nefesini Duymak... ...Kokunu Almak İstediğim... ...Parmaklarımla Saçlarından Ayak Parmaklarına Kadar... ...Sana Sadece Dokunabileceğim... ...Şu Başı Belli Sonu Belirsiz Yaşamdan Çalınmış Bir 24 Saat... ...Son Dileğim... ...Yine "Ne Çok" Ve "İmkansızı" İstemekteyim... Yorum (yok) Yorum yaz! Bağlantı 8/4/2009 - Yatağın Toprak Yastığın Toprak Kategori: resimli siirler , Aşk Gözlerini kapatma, Yanımdan ayrılmanı istemiyorum. Sana çok anlattım, korkuyorum. Ben yattıktan sonra kim, Işıkları kapatacak, Kim uyandıracak, Anne gitme, istemiyorum... Ağlıyorum gören mi var? Yaram var saran mı var? Üşüyorum ısıtan mı var? Anne senden başka, Anneden başka, Seven mi var? Annem sesimi duyan mı var? Bugün yanına geldim, Hoş her gün yanındayım ya, Sana sarıldım ağladım. Sorularıma cevap aradım. Anne bir işaret bile bulamadım. Sen yoktun. Yatağın toprak, yorganın toprak, Anne böyle odamız var mıydı? Anne toprağa ‘Annem nerede? Bana onu göster’ dedim. Seni bana vermedi. Kazdım kazdım; Seni bulamadım, Sen yoktun. Anne bugün senin yeni yatağında yedinci günün, Toprak seni fazla üşütmez değil mi? Yorganını getirdim, serdin üstüne değil mi? Anne üşümeni istemiyorum, Seni ölesiye seviyorum... Yoruldum Sensiz Gittiğin günden beri sordun mu beni Tebessüme bile darıldım sensiz Bıraktıktan sonra gördün mü beni Gece yalnızlığa sarıldım sensiz Ben ki gönüller de uçan kuştum Ben yıllarca yar senin için koştum Aşkınla şevkle dolup dolup taştım İçki ile meye kırıldım sensiz Tabip doktor şu yaramı saramaz Vefalı olan yar kusur aramaz Şu divane gönlüm nasıl yaramaz Gittin gideli çok duruldum sensiz Anlamsız geliyor artık bu hayat Şimdiki sevgilerde bence bayat Ölüm belki de sana a rahat Böyle yaşamaktan yoruldum sensiz Yorum (yok) Yorum yaz! Bağlantı 8/4/2009 - *AşK*ın her hali Kategori: resimli siirler , Aşk Öldürecektim seni bende; kendimde o gücü bulabilseydim eğer... Sindiremeyecektim senden kalanları benden uzak mezarlara koymaya!! Diyar diyar dolaşıp yine içime gömecektim seni en sonunda... ”Ben demiştim” diyenlere, üzüntümü belli etmemek için kuşandığım, mekanik tebessümlerimin ardındaki yaşlarla sulayacaktım taze mezar toprağına ektiğim çiçekleri... Ama ben seni içimde öldürmeye kıyamadım.... Başarabilseydim incitecektim seni, incinmişliğimin verdiği cahil cesaretle.. Ne var ne yok sayıp dökecektim karşına geçip.. Kendimi hayrete düşürürcesine birer tokat gibi vuracaktım hiç kullanmadığım o ağır lafları.. Kıracaktım seni bin bir parçaya ayırana kadar.. Duvardan duvara fırlatacaktım sevgi diye önüme sunduğun hastalıklı duygularını..... Ama ben seni incitmeye de kıyamadım.... Elimden gelseydi unutacaktım seni.. Gözlerimden silecektim hayalini ve dilimden adını. Duman duman atacaktım seni bu şehirdeki tüm bacalardan; ama soluduğum havaya karışıp yine dolacaktın ciğerlerime. Onlarca damla döküp göz pınarlarımdan akıtacaktım seni sevgimin atığı diye; ama ıslaklığın kalacaktı elmacık kemiklerimde.. Bu kez de tenimin tuzuna karışacaktın.. “Sözümü tutacağım, adını anmayacağım”nağmelerini dinleyip neyi unutacağımı unutacaktım seni unutayım derken.. Zaten ben seni unutmaya da kıyamadım...... Ne kadar çabuk geldi ayrılık... Oysa daha yeni başlamıştık birbirimize ayak uydurmaya, daha doğrusu ayak uyduramamaya.. Nedensizliklerin iç çekişlerini dinlerken vedalar bozdu suskunluğumuzu.. Bana mıydı kızgınlığın yoksa kendine mi anlamadım... Kaçar gibi veda ettin... Oysa ben seni sevmelere doyamadım!!! Öldürecektim seni.. incitecektim seni.. unutacaktım seni... ama lanet olsun!!! kı-ya-ma-dım. Oysa ben seni sevmelere doyamadım!!! Kolaydi Sevmeler Ben İmkansizi Seçtim... Ne Kadar Yakinsan O Kadar Uzaktin Bana... Elimi Uzatsam Tutabilirdim Ama Bir O Kadar Da Ulaşilmazdin... Kaçanlardan Değildim Ben... Kaçamadim... Ne Zaman Vazgeçmeye Kalksam... Yüreğim O Kocaman Haliyle Dikildi Karşima... Ben Yüreğimin Sesini Dinledim... Ve Yüreğim Aslinda Sendin... Her Sözcüğe Denedim Seni Anlatmak İçin... Her Sözcüğün Üzerinde Durup Bin Kere Düşündüm... Ya Onlar Anlatamadi Seni Ya Sen Onlara Yetmedin... Ben Ki Konuşmayi Bu Kadar Seven... Böylesine Laf Cambazi ... Bir Tek Seni Tarif Edemedim... Sözcükler Yetmedi Ya... Renklere Sarildim Bende... Bir Tek Mavi Anlatti Seni... Maviye Yakişan Yalniz Sendin... Ne Kendimi Sakladim Nede Sözlerimi... Duygularim İçtendi... Seni Kendimi Sever Gibi Sevdim... Tutkuyla Bağliydim Sana Ama Sevdam Senin Tutsağin Değildi... Ben Özgürlüğüme Düşkündüm... Ve Özgürlüğüm Sendin... Dinle Ey Yar......... Sana Bağimli Olmadan Büyüttüm Ben Bu Sevdayi İçimde... Sen Olsanda Büyümeye Devam Edecek Olmasanda... Sevmişim Bir Kere Seni Kurtuluşun Yok... Seni Özlemeyi En Çok Ben Bilirim... Hiç Yakinmadim Seni Özlemekten... Üstelik... Kavuşmama İhtimali... İşlenmemiş Bir Taş Gibi Önümde Dikilip Dururken... Sana Dokunamamak Yüreğimi Böylesine Acitirken... Yinede Bil Ey Yar........ Seni Göremeyen Gözlere İnat, Seni Hissedemeyen Ellere İnat, Seni Bir Türlü Bana Getirmeyen Zamana İnat, Seni Sevmekten Vazgeçmeyeceğim... Ahh Yar Ahh Hasretim Sustum Çığlıklarımı Geceye Asıp Sustum Avaz Avaz Yokluğuna......... Ahh Yar Ahh Güneşim Koştum Adını Dilime Dolayıp Koştum Düşe Kalka Varlığına ......... Yüreğimin Kalemiyle Yazıyorum Bu Paragrafı; Gözlerini Yumarak Oku.. Biz Hep Yumduğumuz Gözlerle Görmedik mi Birbirimizi.. Bir Hep Gözlerimiz Kapalı Dokunmadık mı Birbirimize.. Bir Hep Gözlerimiz Kapalı Sevmedik mi Sevişmedik mi.. Seni Umutsuzca, Beklentisizce, Hayallerce Sevdim Uzağından... ...Beklentisiz Beklentilerim Yine Kocaman... ...Engel Tanımayan Nüksetmelerin......Karşılıksız Sevdigim Gibi... ...Olmuyor Keçim ...Olmuyor... Sen Den Gidilmiyor... ...Zaman Yine Aldı Başını Geçip Gidiyor...Tutmak Ne Mümkün... ...Son Bir İstek Dürtüp Duruyor Tüm Bastırmışlıklarımı... ...Sadece Benim Olacak Bir 24 Saat... ...İçinde Senin Olacağın...Ve Her Saliyesine Kadar... ...Parçalanarak Tüketeceğim Bir 24 Saat... ...Hiç Konuşmadan... ...Gözlerimi Kapatıp... ...Sadece Varlığını Hissetmek İstediğim... ...Nefesini Duymak... ...Kokunu Almak İstediğim... ...Parmaklarımla Saçlarından Ayak Parmaklarına Kadar... ...Sana Sadece Dokunabileceğim... ...Şu Başı Belli Sonu Belirsiz Yaşamdan Çalınmış Bir 24 Saat... ...Son Dileğim... ...Yine "Ne Çok" Ve "İmkansızı" İstemekteyim. Yorum (yok) Yorum yaz! Bağlantı 8/4/2009 - aşkta yarin yoktur be gülüm Kategori: resimli siirler , Aşk Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur... Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında. Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan... Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye... Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya... İnsan bazen nedensiz yere umutsuzluğa kapılır. Kimselere veremez sevgisini, kimselere kendini anlatamaz, evlere kapanır... Bazen denizler, kıyılar çeker insanı. İnsan bu kapılmayı anlayamaz, oysa çok eski bir yerde yaşanmasından korkulup vazgeçilmez aşkların sızısıdır bu. Bu sızı, bu yenilgi mevsimlerle yıllarla devredilir başka insanlara... Bir insanın yaptığı bir hatanın tüm insanlara yayılması gibi... İşte şimdi biz de sevgili, ya olmadık zamanlarda umutsuzluğa kapılıp, soluğu evlerde alacağız, ya da denizler, kıyılar çekecek bizi. Nasıl biz başkalarının korkaklığını taşıyorsak, başkaları da bizim korkaklığımızı taşıyacak, yenilgimizi, umutsuzluğumuzu... Birazdan sabah olacak... Para, tarifeler,beklentiler,randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular başlayacak... Bunlar varsa ve bizim için geçerliyse aşk yoktur ve hiç olmamıştır sevgili. Birbirimizi kandırmayalım... Hadi güne hazırlan. Yaşadıklarımızı unutmaya çalış. Aşk bize güvenip verdiği büyüsünü, sırlarını, cesaretini, bilgeliğini ve o ilkel, o yaban ağrısını geri alacak. Bunlar olurken içimiz bir an çok üşüyecek, sonra geçecek... Hadi, oyalanma birazdan yarın olacak... Aşkta yarın yoktur sevgili Yorum (yok) Yorum yaz! Bağlantı












Bugün 23494 ziyaretçikişi burdaydı!
HARBI_ASI_24_34  
   
HARBI_ASI_24_34  
  HARBI_ASI_24_34----- SAYGILARIMLAR
 
HARBI_ASI_24_34  
  HARBII_ASI_24_34 SESLİ ŞİR DİNLE
 
HARBI_ASI_24_34  
  HARBI_ASI_24_34 MP3 DİNLE